Son zamanlarda şehirlerde artan motokurye sayısı, gündelik yaşamın her alanında kendini hissettiriyor. Ancak motokuryelerin üst geçitleri işgal etmesi, kentteki yayaların güvenliğini tehlikeye atıyor. Üst geçitlerde yaşanan bu görüntüler, sürücülerin ve yayaların günlük hayatını olumsuz etkiliyor. “Korna dahi çalıyorlar,” diyen bir yaya, bu durumun artık dayanılmaz bir hal aldığını vurguluyor. Peki, bu sorun neden bu kadar büyüyor? Üst geçitlerdeki bu bilinçsiz işgaller, hem trafik akışını bozuyor hem de yaya güvenliğini tehdit ediyor.
Son yıllarda özellikle büyük şehirlerde online sipariş hizmetlerinin artmasıyla birlikte motokuryelerin sayısı da hızla yükseldi. Hızlı teslimat talepleri, motokuryelerin şehir içindeki hareket alanlarını genişletirken, bu durum beraberinde bazı sorunları da getirdi. Üst geçitlerin güvenli alanlar olması gerekliliği, kurallara uyulmadığında sorgulanır hale geliyor. Üst geçitler, yayaların güvenli bir şekilde karşıdan karşıya geçmesine olanak sağlamak için inşa edilmiştir; ancak koridor boyu atılan motokurye adımları, bu yapının amacını tamamen zedelemiş durumda.
Ayrıca, üst geçitlerde yol alan motokuryelerin motorlarının sesi, yayalar için bir tehdit oluşturuyor. Özellikle yoğun saatlerde meydana gelen bu durum, yayaların geçiş yapmalarını zorlaştırıyor. Kentlerdeki gürültü kirliliği de cabası. Sürücüler ve yayalar, bu gürültüden rahatsız olduklarını dile getiriyor, ancak motokuryeler bu kurallara göz ardı ederek yollarına devam ediyor. Yaşanan bu karmaşa, şehirleri daha az yaşanabilir hale getiriyor.
Bu sorunla baş edebilmek için öncelikle toplumsal bir bilinçlenme sağlanması gerekiyor. Halkı bilgilendirici kampanyalar düzenlemek, hem yayaların hem de motokuryelerin üst geçitleri ve trafik kurallarını öğrenmelerine yardımcı olabilir. Özellikle motokuryenin mesleğini icra edenler için trafik kurallarını hatırlatmak üzere seminerler düzenlenebilir. Ayrıca, ulusal ve yerel yönetimlerin bu konuda önlem alması da kritik bir öncelik haline gelmiştir. Ekipleri yönlendirmek amacıyla yeni düzenlemeler yapılmalı; motokuryeler, işgali altındaki alanlar için cezai yaptırımlarla karşılaşmalıdır.
Ayrıca motorlu kurye hizmetlerinin, belirli güzergahlar dışında hız yapmamalarını sağlamak üzere çalışma saatleri kısıtlanabilir. Kent içindeki trafiğin düzenlenmesi amacıyla motokuryelere özel geçiş yolları veya park alanları oluşturulabilir. Bu durumun yanı sıra, özellikle büyük şehirlerdeki üst geçitlere gelişmiş denetim sistemleri yerleştirilerek, yoğun geçişlerin olduğu trafiğin daha düzenli hale gelmesi sağlanabilir.
Özetle, üst geçitlerin motokuryelerin işgali altında kalması, sadece bir trafik problemi değil; aynı zamanda bir toplumsal meseledir. Herkesin güvenliğini tehlikeye atan bu tür davranışlara karşı toplumsal bilinçlenme şart. Üreme alanlarının, kamusal yaşam alanlarının bir işgale uğradığı gerçeğini kabul etmek ve buna karşı harekete geçmek باید. Motokuryeler için kalıcı çözümler üretilmeli ve bu tür ihlallere karşı denetimler artırılmalıdır. Aksi takdirde, tüm bu yaşananlar gelecekte daha büyük sorunlara yol açabilir.