Marmara Denizi, 25 Ekim 2023 tarihinde, saat 14:30'da, 3 büyüklüğünde bir depreme sahne oldu. Depremin merkez üssü olarak belirlenen yer, bölgede yaşayan vatandaşlar arasında kısa süreli bir endişe yarattı. Türkiye’nin en büyük şehirlerinden biri olan İstanbul'un yakınlarında meydana gelen bu sarsıntının ardından, vatandaşlar sosyal medya platformlarında anlık paylaşımlarla durumu takip etti. Yetkililer, depremin herhangi bir can ya da mal kaybına neden olup olmadığına dair, halkı bilgilendirmeye devam ediyor.
Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan açıklamada, depremin büyüklüğüne ve derinliğine dair detaylar paylaşıldı. 3 büyüklüğündeki depremin, deniz tabanında gerçekleştiği ve derinliğinin 10 kilometre olduğu ifade edildi. Bu büyüklükteki bir depremin genel olarak hafif olarak değerlendirildiği ancak, büyük şehirlerde yaşayan insanlar için yine de dikkatle takip edilmesi gerektiği belirtildi. Güçlü depremler yaşanan bir ülke olan Türkiye'de, küçük sarsıntılar bile halk arasında kaygılara yol açabiliyor. Uzmanlar, bu tür depremleri doğal bir olay olarak nitelendirerek, sürekli tetikte olunması gerektiğinin altını çiziyor.
Depremin ardından, Marmara Bölgesi'ndeki birçok vatandaş sosyal medya hesaplarından yaşadıkları anlık deneyimleri paylaştı. 'Sarsıldım', 'Aman dikkat' gibi ifadeler, Twitter ve Instagram gibi platformlarda trend oldu. Özellikle İstanbul, Tekirdağ ve Kocaeli gibi illerde yaşayanlar, depremin hissedilmediği yerlerde bile vapurların düşmesi ve binaların çapraşık görünmesi gibi etkileri gözlemlediklerini rapor etti. Birçok kişi, yaşanan bu sarsıntının ardından İstanbul’un deprem riski nedeniyle yeniden gündeme gelmesine neden olduğu düşüncesinde birleşiyor.
Son olarak, yetkililer, depremlerle ilgili kamuoyunu bilgilendirmek için bilgilendirme toplantıları düzenlemeyi planladıklarını duyurdular. Özellikle halk arasında deprem konusunda farkındalığın artırılması gerektiği vurgulandı. İstanbul ve çevresindeki yerleşim yerlerinde depreme dayanıklı konut yapısının önemine dikkat çekildi. Uzmanlar, halkı deprem anında nasıl davranmaları gerektiği konusunda bilgilendirdikleri eğitimlerde de, bu tür depremlerin yaşanmasının olası olduğunu belirttiler.
Marmara Denizi'nde meydana gelen bu 3 büyüklüğündeki deprem, Türkiye’nin deprem gerçeğini bir kez daha hatırlatırken, halkın ve yetkililerin hazırlıklarını gözden geçirmeleri adına önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Deprem bilinci ve hazırlıkları hakkında daha fazla bilgilendirme yapılması gerektiği her geçen gün daha da önem kazanmaktadır. “Afetlere hazırlık, her bireyin sorumluluğudur” sloganı ile toplumsal farkındalığın arttırılması yönünde daha fazla çalışma yapılması gerektiği aşikardır.