Doğu Karadeniz’in doğal güzellikleri ile ünlü Kartalkaya'da 2022 yılında meydana gelen büyük yangın, bölgedeki ekosistem üzerinde derin yaralar açmıştı. Yangın sonrası yapılan incelemeler ve soruşturmalar sonucunda, 32 sanığın yargılanmasına karar verildi. Bugün başlayan dava süreci, hem bölge halkı hem de doğa severler tarafından yakından takip ediliyor. Yangının sebep olduğu zararın boyutunu, onu tetikleyen faktörleri, çevre koruma aktivistlerinin tepkilerini ve mahkemenin sunacağı kararı tüm yönleriyle ele alacağız.
Kartalkaya yangını, 2022 yazında geniş bir alanda etkili olmuş ve ormanlık alanların yanı sıra hayvan yaşamını da tehdit etmişti. Yangının çıkış sebebi olarak iddialar, kasıtlı kundaklama, ihmal ve yangın güvenliğine uyulmaması gibi unsurları içeriyordu. Tüm bu faktörler, soruşturma sürecine damgasını vurdu. Emniyet güçleri, ilk etapta bölgeyi araştırarak potansiyel sanıkları tespit etti. Yangının çıkış noktasının haritaları çıkarıldı ve bu süreçte 32 kişi hakkında soruşturma açıldı. Soruşturmanın ardından bilirkişi raporlarıyla birlikte davanın açılmasına karar verildi.
Bölge halkı, yangından sonra yaşananlara büyük tepki göstermişti. Yerel halk, doğal yaşam alanlarının yok olmasını, ekonomilerinin zarar görmesini ve turizmin olumsuz etkilenmesini endişeyle izliyor. Kartalkaya yangını, sadece ağaçları değil, insanların yaşam alanlarını da tehdit ettikten sonra, halkın dava sürecine olan ilgisi arttı. Basın açıklamalarla, çevre dernekleri ve halk, sanıkların mümkün olan en ağır cezaları almasını talep etti. Yangının her boyutta yarattığı etki, bölgenin doğasına ve kültürel geçmişine sürmüş olduğu gölge, dava süreci ile yeniden gündeme taşınıyor. Dava, çevre hukuku açısından da önemli bir örnek teşkil edecek nitelikte.
İlk duruşma Kartalkaya’daki adliye binasında gerçekleştiriliyor ve büyük bir ilgiyle karşılanıyor. Gözler, sanıkların savunmalarında ve mahkemenin vereceği kararların altında. Dava, aynı zamanda Türkiye’nin çevre mücadelesi açısından da anahtar bir durak niteliği taşıyor. Doğayı koruma mücadelesi, sadece bir yangınla sınırlı kalmamalı; yasaların, toplumluk bilincinin ve çevre koruma mekanizmalarının etkinliğini artırmak adına el birliğiyle hareket edilmesi gerekiyor.
Mahkemenin alacağı karar, hem çevre yasalarının nasıl uygulanacağına hem de gelecekteki yangınlara karşı önlemlerin arttırılmasına dair bir örnek oluşturacak. Tüm gözlerin üzerine çevrildiği bu önemli dava sürecinin, toplumsal bilinci arttıracağı, bireylerin doğa ve çevre konusundaki hassasiyetlerinin artmasına zemin hazırlayacağı umuluyor. Yangın sonrası oluşan tahribatın telafi edilmesi için atılacak adımlar ve bölgenin yeniden eski güzelliğine kavuşması, bu davanın sonucuyla doğrudan bağlantılı.
Kartalkaya yangını davasının ilerlemesi ve sanıkların yargılanma süreci, hem bölge halkı hem de çevre için kritik bir durumu temsil ediyor. Yangının bizlere hatırlattığı bu önemli olayda, umarız hukuk devleti ilkesinin gereği yerine getirilir ve doğanın korunması için gerekli mesajlar bir an önce verilir.