74 yaşındaki İsmail Yılmaz, 66 yıl boyunca sürdürdüğü zanaatını, yıllar önce babasından öğrenmiş bir usta olarak, hem aile geleneğini yaşatıyor hem de bu alana duyduğu tutku sayesinde yeni nesle aşılıyor. Gelişen teknoloji ve değişen meslek standartları arasında kaybolmamak için çabalarını sürdüren Yılmaz, kendi oğluna da bu mirası bırakmayı hedefliyor. Yılmaz'ın hikayesi, sadece bir meslek hikayesi değil, aynı zamanda Türkiye’nin köklü zanaat kültürünü ve sanatını yaşatma çabasıdır.
Yılmaz, 8 yaşında babasının atölyesine girdiğinde, daha o yaşta bu işin sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi olduğunu anlamıştı. Her sabah güne başlamanın temel ritüeli olan atölyeye gitmek, onun için bir alışkanlık haline gelmişti. Zanaatkarlar için titizlik, sabır ve ustalık son derece önemlidir. 66 yıl süresince elde ettiği tecrübeleri, sadece bir öğrenim süreci değil, aynı zamanda bir yaşam felsefesi olarak benimsiyor. "Her işimle, her parça ile kendi ruhumu katıyorum" diyen Yılmaz, aynı zamanda bu geleneği yaşatmanın önemine de dikkat çekiyor.
Oğul Burak Yılmaz, babasının izinden gitmekte kararlı. 30 yaşındaki Burak, tüm teknik detayları ve zanaatın gizli inceliklerini öğrenmek için elinden geleni yapıyor. "Babamın yanında çalışarak büyüdüm. Onun işten aldığı hazzı, bu sektörde çalışarak bende de görmek istiyorum" diyen Burak, yıllardır süregelen babadan oğula geçen öğrenme sürecini en iyi şekilde devam ettirmek amacı güdüyor. Zanaat, sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir gelenektir ve bu geleneği korumak her iki nesil için de büyük bir sorumluluk.
Yılmaz ailesinin hikayesi sadece bireysel bir meslek aktarımı değil, aynı zamanda bir kültürel mirası da temsil ediyor. Zanaat ve sanat anlamında Türkiye'nin dört bir yanından pek çok usta, benzer bir mücadele vermekte. Kendi yetiştirdiği nesil ile birlikte zanaatın geleceğine dair umut verici bir örnek teşkil eden Yılmaz, geleneksel yöntemleri korurken, modern çağın dinamiklerine de ayak uydurmak adına yenilikçi yaklaşımlar denemeye de açık. Oğluyla birlikte sosyal medya üzerinden atölyelerinin tanıtımını yapmakta kararlılar. "Geleceğin ustaları burada yetişiyor" diyerek kendi mesleklerinin değerini, daha geniş kitlelere ulaştırma hedefleri olduğunu belirtiyor.
Sonuç olarak, İsmail Yılmaz'ın 74 yaşındaki serüveni, sadece kendi zanaatına duyduğu sevginin bir yansıması değil, aynı zamanda köklü bir tradisyonunun da devam etme arzusudur. Bu tür hikayeler, nesiller arası geçişin ve mirasın korunmasının önemini gözler önüne seriyor. Yılmaz ailesinin hikayesi, günümüzde geleneksel mesleklerin önemine dikkat çekerek, yeni nesle ilham veriyor ve geçmişin gelecek ile buluşmasını sağlıyor. Bahsedilen bu değerler, çocukların ve gençlerin, kültürel mirası öğrenmesini ve nesilden nesile aktarılmasını teşvik etme sürecindeki önemine işaret ediyor.