İstanbul’un kalabalık caddelerinden birinde, gözden kaçan, ama içindeki hikaye ile dolu bir dükkanda karşılaşabilirsiniz. Burada, 20 metrekarelik bir alanda 58 yıldır zamanın durmaması için çalışan bir ustanın hayat hikayesinin parçası olabilirsiniz. Her gün, müşterilerinin hatıralarını tazelenmesi için uğradığı bu küçük atölye, aynı zamanda zamanın adeta bir tanığı. Birçok insan için sıradan bir yer gibi görünen bu dükkan, aslında çok daha fazlasını ifade ediyor: Bir gelenek, bir tutku ve bir ömür…
Dükkanın içerisine girdiğinizde, nostaljik bir hava karşılar sizi. Rafların üzerinde yer alan eski saatler, bir zamanlar hayatın hızına tanıklık etmiş parçalar. Her biri, geçmişin izlerini taşıyan birer hikaye barındırıyor. Usta, bu saatleri tamir ederken, onlara sadece fiziksel bir bakım değil, ruhsal bir dokunuş da yapıyor. Müşterileri, sadece bir saat almak için değil, aynı zamanda kaybettikleri zamana tanıklık etmek için geliyorlar. Bu küçük alan, adeta bir zaman yolculuğu sunduğu için pek çok insan için uğrak bir yer haline gelmiş durumda.
Dükkanın sahibi Mehmet Usta, genç yaşlarından itibaren bu işin içinde bulunmuş biri. Zamanla hem tecrübe edinmiş hem de zamanın geçişine dair farkındalığını artırmış. “Benim için her saat, bir yaşamın parçası. Onları tamir etmek, geçmişle gelecek arasında bir köprü kurmak demek,” diyor. Usta, 58 yıl boyunca birçok insanın hatıralarını, anılarını tamir etmiş bu dükkanda. Bu, onun için sadece bir meslek değil, bir aşk. Hem öncelikli bir iş hem de vatanseverlik duygusunu besleyen bir uğraş.
Bütün bu yıllar boyunca karşılaştığı onlarca farklı saat mekanizmasıyla o, her defasında bir öğretmen gibi öğrenmeyi ve öğretmeyi başarmış. Geri dönüşüm ve sürdürülebilirlik konularına da dikkat çekerek, eski saatlerin atıl bir durumda bırakılmasının ne kadar büyük bir kayıp olduğunu vurguluyor. Usta, “Bir şeyin yaşanmışlığı, ona olan bağlılığımızı artırır. Onun için bu iş my için çok özel,” diyerek duygularını dile getiriyor.
Her geçen yıl, dükkanın daha fazla ilgi çekmesi ve çevresindeki toplumda daha fazla takdir görmesi ise Mehmet Usta’nın azmiyle mümkün oldu. Bu küçük atölye, sadece bir ticari işletme olmaktan öte, zamanla ve insanlarla kurulan derin bağın bir örneği haline geldi. İnsanlar buraya sadece bir saat tamiri yaptırmak için değil, geçmişlerine dair bir parça almak, duygusal bağlantı kurmak için de geliyorlar. Bu durum, ustanın başarısını açıkça gözler önüne seriyor.
Sonuç olarak, dükkan sadece bir çalışma alanı değil, aynı zamanda insanlar için bir buluşma noktası. Ustanın kalpte yer edindiği bu mekan, zamanla özdeşleşmiş bir isim haline gelmiş. Zamanın akışını anlama ve onu yaşatma çabası, her saatle daha da belirginleşiyor. İnsanın ömrü boyunca biriktirdiği anılar, burada hayat buluyor ve saatler aracılığıyla yeniden hatırlanıyor. Bu mekan, zaman yolculuğunun gerçek bir adresi. 58 yıllık hikaye, sadece bir dükkanda değil, insanların hayatlarının önemli anlarına dokunarak devam ediyor. Mehmet Usta, zamanın geçmesine karşı bir duruş sergileyen, geçmişin değerlerini gelecek nesillere taşımayı başaran gerçek bir zanaatkar.
Umarız, bu hikaye ilham verici bir örnek oluşturarak, daha fazla insanın benzer yollara düşmesine ve geçmişin değerini anlamasına katkı sağlar. Dükkanın kapısından adım atan her kişi, unutulmaz anılar ve doyumsuz hikayelerle dolu bir zaman tünelindeymiş gibi hissediyor. Zamanın peşinde koşan bu adamın mücadelesi, bizlere geçmişle olan bağımızı unutmamak gerektiğini hatırlatıyor.