23 Nisan 2023'te gerçekleşen deprem, sadece fiziksel etkileriyle değil, aynı zamanda konut piyasası üzerindeki etkileriyle de dikkat çekti. İstanbul'da kiralık ve satılık konut fiyatlarının nasıl etkilendiği merak konusu oldu. Ardından, pek çok vatandaş depremin yarattığı belirsizlik ve korkuyla birlikte konut arayışlarını hızlandırdı. Bu durum, mevcut konut talebinin artmasına ve fiyatların yükselmesine yol açtı. Peki, bu süreçte konut fiyatlarında yaşanan değişimler nelerdir?
Piyasa verilerine göre, 23 Nisan depreminden sonraki haftalarda İstanbul'daki kiralık konut fiyatları ortalama %15 oranında bir artış göstermiştir. Özellikle depremin ardından güvenli alan arayışına giren vatandaşlar, daha uzak bölgelere yönelmeye başladı. Kadıköy, Üsküdar ve Beşiktaş gibi merkezi bölgelerdeki fiyat artışlarının yanı sıra, Anadolu Yakası'ndaki sahil kesimlerinde de benzer bir artış gözlemlenmektedir. Emlak uzmanları, kiralık konut fiyatlarındaki bu artışın, talep fazlalığı ve sınırlı konut stoğundan kaynaklandığını belirtmektedirler.
23 Nisan sonrası satılık konut piyasası da benzer bir durumla karşı karşıya. Deprem korkusuyla birlikte birçok alıcı, güvenli ve dayanıklı binalara yönelirken, bu da satılık konut fiyatlarını etkiledi. İstatistikler, İstanbul genelinde satılık konut fiyatlarının ortalama %10 oranında yükseldiğini göstermektedir. Bunun yanı sıra, daha önce yatırım amaçlı konut almayı düşünen vatandaşlar, artık sağlam ve dayanıklı binalara yönelmekte. Bu durum, pazarın dinamiklerini etkileyerek, yatırımcıların stratejilerini yeniden gözden geçirmelerine neden oluyor.
Uzmanlar, bu fiyat artışlarının geçici olabileceğini, ancak deprem sonrası yaşanan değişimlerin uzun vadede de etki yaratabileceğini ifade ediyor. Deprem sonrası yapılan inşaat projeleri, konut arzını arttırabilir ve piyasanın dengelenmesine yardımcı olabilir. Ancak şu anda, konut talebi yüksek, stoğu sınırlı bir piyasa ile karşı karşıyayız.
Deprem sonrası güvenli konut arayışının yalnızca İstanbul ile sınırlı olmadığı, Türkiye genelinde benzer durumların yaşandığı da dikkat çekiyor. Özellikle deprem riski yüksek bölgelerde, vatandaşların güvenlik endişeleriyle birlikte konut tercihlerini değiştirdiği gözlemlenmekte. İlgili sektör araştırmaları, bu tür olayların piyasa üzerindeki etkilerinin uzun vadeli olabileceğini öngörmektedir.
Sonuç olarak, İstanbul’daki kiralık ve satılık konut fiyatlarının 23 Nisan'daki depremin ardından fırlaması, yalnızca mevcut ekonomik koşullardan değil, aynı zamanda insan psikolojisinden de kaynaklanmaktadır. Güvenli alan arayışındaki bu kaygı, konut piyasasında kalıcı değişimlere yol açabilir. Önümüzdeki dönemde, piyasa dinamikleri ve kamu politikalarının bu durumu nasıl şekillendireceği ise merakla bekleniyor.